Hz Peygamber sav buyurdu ki: "Kim;
(( أَسْتَغْفِرُ اللهَ الْعَظِيمَ الَّذِي لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ، الْحَيُّ الْقَيُّومُ وَ أَتُوبُ إِلَيْهِ.))
‘Hayy ve Kayyûm olan, O'ndan başka hak ilah olmayan Yüce Allah’tan bağışlanma diler ve O’na tevbe ederim’ derse, savaşta düşmana karşı cepheden olsa bile, Allah onu bağışlar."[1]
Hz Peygamber sav buyurdu ki: "Kim bir günde yüz kere;
(( سُبْحاَنَ اللهِ وَبِحَمْدِهِ.))
‘Allah’a hamd ederek O’nu tüm noksanlıklardan tenzih ederim’ derse, deniz köpüğü kadar bile olsa günahları silinir."[2]
Hz Peygamber sav buyurdu ki: "Kim;
(( لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَشَرِيكَ لَهُ، لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ، وَهُوَعَلَىكُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ.))
"Allah’tan başka hak ilah yoktur. O, birdir ve O'nun ortağı yoktur. Mülk O’nundur, hamd da O’nadır. O, her şeye gücü yetendir" derse, İsmâil -aleyhisselâm-'ın soyundan dört kişiyi hürriyetine kavuşturmuş gibi sevap kazanır."[3]
Hz Peygamber sav buyurdu ki:
(( كَلِمَتَانِ خَفِيفَتَانِ عَلَى اللِّسَانِ ثَقِيلَتَانِ فِي الْمِيزَانِ حَبِيبَتَانِ إِلَى الرَّحْمَنِ سُبْحَانَ اللهِ وَبِحَمْدِهِ سُبْحَانَ اللهِ الْعَظِيمِ.))
"Söylemesi dile kolay gelen, kıyâmet günü mîzânda ağır basan ve Rahmân’a sevimli olan iki söz vardır ki bu iki söz şudur: Subhânallahi ve bihamdihi, Subhânallahil-Azîm/Allah’a hamd ederek O’nu tüm noksanlıklardan tenzih ederim.Yüce Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim".[4]
Hz Peygamber sav buyurdu ki:
(( سُبْحاَنَ اللهِ، وَالْحَمْدُ ِللهِ، وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ، وَاللهُ أَكْبَرُ.))
"Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim. Hamd Allah’adır. Allah’tan başka hak hiçbir ilah yoktur ve Allah en büyüktür’ demem,güneşin üzerine doğduğu her şeyden bana daha sevimlidir."[5]
Hz Peygamber sav buyurdu ki:
(( أَيَعْجِزُ أَحَدُكُمْ أَنْ يَكْسِبَ كُلَّ يَوْمٍ أَلْفَ حَسَنَةٍ؟ فَسَأَلَهُ سَائِلٌ مِنْ جُلَسَائِهِ كَيْفَ يَكْسِبُ أَحَدُنَا أَلْفَ حَسَنَةٍ؟ قَالَ: يُسَبِّحُ مِائَةَ تَسْبِيحَةٍ، فَيُكْتَبُ لَهُ أَلْفُ حَسَنَةٍ، أَوْ يُحَطُّ عَنْهُ أَلْفُ خَطِيئَةٍ.))
"Sizden birinizin her gün bin sevap kazanmaya gücü yetmez mi?Yanında oturanlardan birisi: -Bizden birisi nasıl bin sevap kazanır? diye sordu. Buyurdu ki: -Yüz defa Subhânallah derse, kendisine bin sevap yazılır veya onun bin günahı silinir."[6]
Hz Peygamber sav buyurdu ki: "Her kim;
(( سُبْحاَنَ اللهِ الْعَظِيمِ وَبِحَمْدِهِ.))
‘Yüce Allah’a hamd ederek O'nu tüm noksanlıklardan tenzih ederim’ derse, ona cennette bir hurma ağacı dikilir." [7]
Hz Peygamber sav buyurdu ki: "Ey Abdullah b. Kays! Sana cennet hazinelerinden birisini göstereyim mi? -Evet yâ Rasûlallah! dedim. Buyurdu ki:
(( لاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ.))
-Güç ve kuvvet ancak Allah’tandır."[8]
Hz Peygamber sav buyurdu ki: "Sözlerden Allah’a en sevimli olanı dörttür:
(( سُبْحَانَ اللهِ، وَالْحَمْدُ للهِ، وَلاَ إِلَهِ إِلاَّ اللهُ، وَاللهُ اَكْبَرُ .))
‘Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim.Hamd Allah’a dır. Allah’tan başka hak ilah yoktur ve Allah en büyüktür.’ Bunlardan hangisiyle başlarsan başla zararı yoktur."[9]
Rasûlullah sav’e bir bedevi geldi ve: "Bana söyleyeceğim bir söz öğret" dedi. Rasûlullah sav şöyle de, diye buyurdu:
(( لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ، اَللهُ أَكْبَرُ كَبِيراً وَالْحَمْدُ ِللهِ كَثِيراً، سُبْحاَنَ اللهِ رَبِّ الْعاَلَمِينَ، لاَحَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللهِ الْعَزِيزِ الْحَكِيمِ.))
"Allah’tan başka hak ilah yoktur.O, birdir ve O'nun ortağı yoktur.Allah en büyüktür.Allah’a çokça hamd olsun.Âlemlerin Rabbi olan Allah’ı tüm noksanlık-lardan tenzih ederim.Güç ve kuvvet ancak Azîz ve Hakîm olan Allah’tandır." Bunun üzerine bedevi: "Bunlar Rabbim için, peki benim için ne var?" diye sordu. asûlullah sav- buyurdu ki:
(( اَللَّهُمَّ اغْفِرْليِ، وَارْحَمْنيِ، وَاهْدِنيِ وَارْزُقْنيِ.))
"Allahım! Beni bağışla ve bana merhamet eyle. Beni hidâyete erdir ve beni rızıklandır' de."[10] Bir kimse müslüman olduğunda Nebi sav ona namazı öğretir, sonra şu kelimelerle duâ etmesini emrederdi:
(( اَللَّهُمَّ اغْفِرْ ليِ، وَارْحَمْنيِ، وَاهْدِنيِ، وَعاَفِنيِ، وَارْزُقْنيِ.))
"Allahım! Beni bağışla ve bana merhamet eyle.Beni hidâyete erdir. Bana âfiyet ver ve beni rızıklandır."[11]
Rasûlullah sav buyurdu ki:
(( أَفْضَلُ الذِّكْرِ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ، وَأَفْضَلُ الدُّعَاءِ الْحَمْدُ لِلَّهِ.))
"Zikrin en fazîletlisi, Lâ ilâhe illallah (Allah’tan başka hak ilah yoktur)’, duânın en fazîletlisi ise, Elhamdulillah (Hamd, Allah’a mahsustur) (sözüdür)."[12] Rasûlullah sav buyurdu ki: "Kalıcı salih ameller (şu sözlerdir):
(( سُبْحاَنَ اللهِ، وَالْحَمْدُ ِللهِ، وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ اللهُ، وَاللهُ أَكْبَرُ، وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَ بِاللهِ.))
‘Subhânallah (Allah’ı tüm noksanlıklardan tenzih ederim). Elhamdulillah (Hamd Allah’a mahsustur). Lâ ilâhe illallah (Allah’tan başka hak ilah yoktur). Allahu Ekber (Allah en büyüktür). Ve Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billah (güç ve kuvvet ancak Allah’tandır)."[13]
[1] Ebu Dâvud, (2/85); Tirmizi, (5/69); Hâkim, sahih demiş, Zehebi de muvafakat etmiştir (1/511).Elbâni de sahih der;Bkz.Sahih-i Tirmizi (3/182); Câmiu'l-Usûl, thk. el-Arnavût (4/389-390). [2] Buhâri, (7/168); Müslim, (4/2071). Sabah ve akşamları bu zikri yapmanın fazileti hk. bkz. s.84. [3] Buhâri,(7/67); Müslim, lafzıyla (4/2071). Bunu yüz defa demenin fazileti hk. bkz. s.85. [4] Buhâri, (7/167); Müslim, (4/2072). [5] Müslim, (4/2072). [6] Müslim, (4/2073). [7] Tirmizi,(5/511); Hâkim, (1/501); sahih demiş, Zehebi de buna muvafakat etmiştir. Bkz. Sahihu'l-Câmi (5/531), Sahih-i Tirmizi (3/160). [8] Buhâri, bkz. Fethu'l-Bâri (11/213); Müslim, (4/2076). [9] Müslim, (3/1685). [10] Müslim, (4/2072); Ebu Dâvud, [Bedevi dönüp giderken, Rasûlullah-sallallahu aleyhi ve sellem, "Elleri gerçekten hayırla doldu" buyurdu.] ziyâdesiyle, (1/220). [11] Müslim, (4/2073); bir başka rivayeti, "Bunlar sana dünya ve ahireti birleştirir" şeklindedir. [12] Tirmizi, (5/462); İbn Mâce, (2/1249); Hâkim, (1/503) tashih etmiş, Zehebi de buna muvafakat etmiştir. Bkz. Sahihu'l Câmi (1/362). [13] Ahmed, Ahmed Şâkir tertibi ile (h.513); isnadı sahihtir. Bkz. Mecmau'z-Zevâid (1/297).İbn-i Hacer, Ebu Said'in rivâyetini Nesâi'ye isnad ederek hakkında İbn-i Hibbân ve Hâkim'in tashihlerini zikreder, Buluğu'l-Merâm.